Boşanmaya İlişkin Açılmış Bir Karşı Dava Olmadığı Halde Karşı Dava Var Kabul Edilerek Boşanma Kararı Verilmesinin Kanuna Açık Aykırılık Teşkil Ettiği / Tasarruf İlkesi

T.C. YARGITAY 2. HD
Esas:
2016/11792
Karar: 2017/10450
K.T.: 03/10/2017

Özet:Kadın tarafından boşanmaya ilişkin açılmış bir karşı dava mevcut değildir. Karşı dava sadece ziynet ve mal rejimi tasfiyesi davalarına ilişkindir. Hakim iki taraftan birinin talebi olmaksızın kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz. Boşanmaya ilişkin açılmış bir karşı dava olmadığı halde karşı dava var kabul edilerek boşanma kararı verilmesi kanuna açık aykırılık teşkil eder. Bu yön nazara alınmadan yazılı şekilde kadının olmayan boşanma davasının kabulü suretiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesi kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.


(4721 S. K. m. 166) (6100 S. K. m. 24)

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 03.10.2017 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı … vekili Av. … ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı … ile vekili Av….geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların ziynet davasına ve davalı-karşı davacı kadının münhasıran ziynet alacağına bağlı vekalet ücreti yönünden temyiz itirazları yersizdir.

2- Davacı-karşı davalı erkek, TMK’nun 166/son maddesi uyarınca boşanma davası açmış, davalı-karşı davacı kadın ise karşı dava dilekçesinde erkeğin boşanma davasını kabul ederek, erkeğin boşanma davasına yönelik olarak fer’i talebinde bulunmuş, karşı davasını ise münhasıran ziynet ve mal rejimi tasfiyesi talebine yönelik olarak ikame etmiştir.

Öyleyse, davalı-karşı davacı (kadın) tarafından boşanmaya ilişkin açılmış bir karşı dava mevcut değildir. Karşı dava sadece ziynet ve mal rejimi tasfiyesi davalarına ilişkindir. Hakim iki taraftan birinin talebi olmaksızın kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz (HMK m. 24/1). Boşanmaya ilişkin açılmış bir karşı dava olmadığı halde karşı dava var kabul edilerek boşanma kararı verilmesi kanuna açık aykırılık teşkil eder. Bu yön nazara alınmadan yazılı şekilde kadının olmayan boşanma davasının kabulü suretiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesi kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, 2. bentte gösterilen bozma sebebine göre tarafların ziynet alacağı ve ziynete bağlı vekalet ücreti yönlerinden temyiz itirazları dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve inceleme kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için taktir olunan 1.480,00 TL. vekalet ücretinin N..’den alınıp M..’e verilmesine temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.

Son Gönderiler

Yorum Yap